MÜSLÜMAN OLAN SPORCULAR
Nicolas Anelka:
Nam-ı diğer “bizim Bilal”. Real Madrid’de top koşturdu. Fransa Milli Takımı’nda 12 gol attı. Şu an İngiltere Premier Ligi takımlarından Bolton’un formasını giyiyor. Fransa’daki faşist politikaları yüzünden sık sık Sarkozy’ye ağır eleştirilerde bulunuyor. İslam’ın, futboluna katkı yaptığını her fırsatta dile getiriyor.
Thierry Henry:
Kimi otoritelere göre futbol tarihinin en iyi 10 futbolcusundan biri. Arsenal’da sağ kanat olarak başladığı kariyerine, inanılmaz sürati ve eşsiz son vuruşlarıyla forvet olarak devam ediyor. Halen Barcelona’da. Şimdiden Fransa Milli Takımının efsanelerinden biri haline geldi. Medya onun Müslüman olduğunu Almanya’da 2006 yılında düzenlenen Dünya Kupası esnasında Cuma Namazına giderken fark etti.
Robin van Persie:
Hollanda futbolunun en parlak gençlerinden biri. İngiltere’nin önde gelen takımlarından Arsenal’ın gol umudu olarak görev yapıyor. Hem kanatta hem forvette göz dolduruyor. 2006 Dünya Kupası’nda da Hollanda Milli Takımı’nda görev alan van Persie, Faslı eşiyle evlenince Müslüman olduğunu açıklamıştı.
Kolo Abib Toure:
Son Dünya Kupası’nın flaş takımı Fildişi Sahilleri’nin bel kemiği. Dünya futbolunun son dönemde gördüğü en iyi stoperler arasında gösteriliyor. Henüz 26 yaşında; ama Arsenal’in kilit adamı olduğu konusunda herkes hemfikir.
Hasan Salihamidzic:
Boşnakların gözbebeği. Sağ bek, sol bek, defansif orta saha gibi birçok kritik noktada oynayabiliyor. Bayern Munich’te yıldızı parladı. Şimdi İtalya’nın Juventus takımı için ter döküyor.
Valon Behrami:
İsviçre’yle oynadığımız “gergin” maçlarda tanımıştık onu. Yeteneğiyle herkesin beğenisini toplamış, “gerginliğe” ilişkin yaptığı kardeşane açıklamalarıyla gündeme gelmişti. Halen emanet aldığı Lazio’nun sağ kanadında başarılı oyununu devam ettiriyor.
Franck Bilal Ribery:
Galatasaray’ın kıymetini pek de bilemediği futbolcu. İbadetlerine tutkun bir Müslüman. Sezon başında Bayern Munich’e transfer oldu. O gün bugündür takımın beyni rolünde. Fransa Milli Takımı’nda da Zidane’nın boşalttığı oyun kurucu mevkisinin veliahtı.
Didier Drogba:
Fildişi Sahilleri’nin bir diğer yıldızı. Gücü, sürati, sert şutları ve gol yeteneğiyle parmak ısırtan bir hücum oyuncusu. Marseille’dan yıldızlar topluluğu Chelsea’ye geldi. Birçok maçta takımını sırtlayan isim oldu. Chelsea’nin yeni teknik patronu İsrailli Avram Grant’le olan tartışmalarıyla gündeme geldi.
Djibril Cisse:
Son olarak Beşiktaş’ın rakibi Marseille’de karşımıza çıkan Cisse’nin ismi, bildiğimiz ‘Cibril’. Herkesin, onun Henry’yle yan yana Fransa Milli Takımı’nı coşturacağını düşündüğü günlerde ağır bir sakatlık geçirdi. İyileşmesi uzun sürdü. Fakat güçlü fiziğiyle yeşil sahalara yeniden döndü. Enteresan saç ve sakal stiliyle görenlerin onu unutması pek zor.
Mahamadou Diarra:
Makalele’nin yokluğunda orta sahada ciddi sıkıntılar çeken Real Madrid’e gelişiyle herkesi umutlandırdı. Kardeşleri (birazdan bahsedeceğiz) Fransa Milli Takımı’nda oynarken, o Mali Milli Takımı’nı tercih etti. 26 yaşında Real Madrid’in vazgeçilmezlerinden olma yolunda hızla ilerliyor.
Mido:
Futbolcu fabrikasıAjax ’ın son jenerasyonunda yer alarak dikkat çekti. Mısırlı. İleri uçta sol ayağıyla herkesi ters köşe etmekte usta bir isim. Mısır Milli Takımı’nda ve İngiliz ekip Middlesbrough’ta Tuncay’ın takım arkadaşı. Bu sezon 7 maçta 2 gol attı.
Lilian Thuram:
Futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Pointe-a-Pitre asıllı Fransız stoper ilerleyen yaşına rağmenBarcelona defansında zaman zaman görev alıyor. 1998 Dünya Kupası yarı finalinde umutların tükendiği bir anda sahne çıkıp takımı adına attığı iki gol hala hafızalarda. Literatüre “Mağripli çocukların Paris’i yakması” olarak geçen Fransa’daki göçmen ayaklanmaları sırasında yaptığı açıklamalarla takdir topladı. O da Sarkozy’nin belalılarından.
Fredrick Omar Kanoute:
Son olarak habervaktim’in “Cami satın alan futbolcu” haberiyle adını duyurdu. Mali Milli Takımının forveti. Fenerbahçe’nin rakibi Sevilla’nın gözü gibi baktığı bir oyuncu. Uzun boyu ve vücudunu etkili kullanmasıyla ‘yırtıcı forvet’ tipini tam anlamıyla temsileden biri. İspanya’daki Müslüman futbolcuların yaşadığı ‘oruç krizi’ ve Sevilla’nın forma reklamlarında yer alan internet bahis sitesi reklamına yaptığı muhalefetle Müslüman kamuoyunun beğenisini kazandı.
Samir Nasri:
Bilinen adıyla “yeni Zidane”. Henüz 20 yaşında. Fransa Milli Takımı ondan çok şey bekliyor. Bu yıl Lyon’u şahlandıran önemli isimlerden biri. Arap asıllı. Sürati ve top tekniği pek çok kişiye parmak ısırtıyor. Müslüman Zidane’ın veliaht koltuğunun Müslüman Ribery’yle birlikte iki taliplisinden biri.
El Hadji Diouf:
2002’de, kendilerini yıllarca sömüren Fransızlardan intikamının bir bölümünü yeşil sahalarda alan Senegal Milli Takımı’nın gol silahı olarak Avrupa kulüplerinin aklını çeldi. Önce Liverpool’a transfer oldu, ardından Bolton’a gitti. Milli forma ile 32 maçta 13 gol atan “Hacı” Diouf, şimdiBolton takımı için ter döküyor.
Eric Abidal:
O da bir ‘Bilal’. Bu sezon Lyon’dan Barcelona’ya transfer olan Abidal, birkaç ay önce komşularından etkilenerek Müslüman olduğunu açıkladı. Sol bek olarak görev yaptığıBarcelona ondan çok şey bekliyor.
Tarık Sektioui:
Portolu bir fırtına. Fas Milli Takımı’nda da görev alıyor. 30 yaşında. Forveti besleyen kanat akınları ve umulmadık anda fileleri havalandırmasıyla vazgeçilmez bir eleman.
Muhammed Sissoko:
Liverpool’un orta alanında savaşçı vazifesi gören 22 yaşında genç bir yetenek. Şu aralar Gerrard ve Xabi Alanso’nun yedeğinde kalsa daLiverpool kariyerinde 2 yılda 50’den fazla maça çıktığını hemen hatırlatalım. Mali Milli Takımı için 12 maçta 1 gol attı.
İbrahim Afellay:
PSV’nin atom karıncası. Çok hızlı, çok teknik. İleri uçta da, kanatta da rahatlıkla oynayabiliyor. Hollanda Milli Takımının gelecek vadeden isimlerinden. 21 yaşında.
Yaya (Yahya) Toure:
Kolo Abib Toure’nin kardeşi. Orta sahada bitmez tükenmez enerjisiyle bulunduğu her takımı motiveeden etkili bir koz. Monaco’dan Barcelona’ya transfer oldu. Kardeşi Kolo Toure ve bir diğer Müslüman futbolcu Didier Drogba’yla birlikte Fildişi Sahilleri Milli Takımı’nın çekirdeğini oluşturuyorlar.
Karim Benzema:
Zidane’ın tahtına göz koyan isimlerden biri daha… Fransız Birinci Ligi’nin en çok asist yapan orta saha oyuncusu olarak bir anda parladı. Çok hızlı, çok teknik ve çok ateşleyici bir futbolu var. Lyon’daki kariyeri kısa süreceğe benzer. Zira Avrupa’nın birçok kulübü Karim’e şimdiden kancayı takmış durumda.
Halid Bouhlarouz:
2006 Dünya Kupası’nda Portekiz’le Hollanda arasında oynanan maçta Portekizli Ronaldo’ya yaptığı sert (ve kimilerine göre kasıtlı) hareketlerle öne çıktı. Şu an Chelsea’de. 9 numara giyiyor, fakat savunmada görev alıyor.
Florent Malouda:
Chelsea ’nın yeni transferi. Sol kanatta adeta bir fırtına gibi esiyor. Fransız Milli Takımı’ndaki yerini gitgide sağlamlaştırıyor. Drogba, Chelsea’li Yahudi teknik patron Grant’le tartıştığında onun da adı gündeme gelmişti. 27 yaşında.
Bacary Sagna:
Bu yılki Şampiyonlar Ligi istatistiklerinin üst sıralarında yer alan Arsenalli defans oyuncusu. Fransa Ümit Milli'de 28 maç çıkardı. Aslen Senegalli. 24 yaşındaki Sagna skora katkısıyla da çok kıymetli bir oyuncu.
Lassana Diarra:
Muhammed Diarra’nın kardeşi. Ondan farklı olarak Fransa Milli Takımı’nda oynuyor. Aynı zamanda Arsenal’in orta alanında görev yapıyor. Geçen sezon Chelsea’deydi.
Hatem Ben Arfa:
Lyon’un yeni jenerasyonundan bir diğer Müslüman oyuncu. Aslen Tunuslu. Fransa Milli Takımı için bileniyor. Genç takımlarda defalarca forma giydi. 2 milli maçta 1 golü var. 20 yaşında.
Thierry Henry:
Kimi otoritelere göre futbol tarihinin en iyi 10 futbolcusundan biri. Arsenal’da sağ kanat olarak başladığı kariyerine, inanılmaz sürati ve eşsiz son vuruşlarıyla forvet olarak devam ediyor. Halen Barcelona’da. Şimdiden Fransa Milli Takımının efsanelerinden biri haline geldi. Medya onun Müslüman olduğunu Almanya’da 2006 yılında düzenlenen Dünya Kupası esnasında Cuma Namazına giderken fark etti.
Robin van Persie:
Hollanda futbolunun en parlak gençlerinden biri. İngiltere’nin önde gelen takımlarından Arsenal’ın gol umudu olarak görev yapıyor. Hem kanatta hem forvette göz dolduruyor. 2006 Dünya Kupası’nda da Hollanda Milli Takımı’nda görev alan van Persie, Faslı eşiyle evlenince Müslüman olduğunu açıklamıştı.
Kolo Abib Toure:
Son Dünya Kupası’nın flaş takımı Fildişi Sahilleri’nin bel kemiği. Dünya futbolunun son dönemde gördüğü en iyi stoperler arasında gösteriliyor. Henüz 26 yaşında; ama Arsenal’in kilit adamı olduğu konusunda herkes hemfikir.
Hasan Salihamidzic:
Boşnakların gözbebeği. Sağ bek, sol bek, defansif orta saha gibi birçok kritik noktada oynayabiliyor. Bayern Munich’te yıldızı parladı. Şimdi İtalya’nın Juventus takımı için ter döküyor.
Valon Behrami:
İsviçre’yle oynadığımız “gergin” maçlarda tanımıştık onu. Yeteneğiyle herkesin beğenisini toplamış, “gerginliğe” ilişkin yaptığı kardeşane açıklamalarıyla gündeme gelmişti. Halen emanet aldığı Lazio’nun sağ kanadında başarılı oyununu devam ettiriyor.
Franck Bilal Ribery:
Galatasaray’ın kıymetini pek de bilemediği futbolcu. İbadetlerine tutkun bir Müslüman. Sezon başında Bayern Munich’e transfer oldu. O gün bugündür takımın beyni rolünde. Fransa Milli Takımı’nda da Zidane’nın boşalttığı oyun kurucu mevkisinin veliahtı.
Didier Drogba:
Fildişi Sahilleri’nin bir diğer yıldızı. Gücü, sürati, sert şutları ve gol yeteneğiyle parmak ısırtan bir hücum oyuncusu. Marseille’dan yıldızlar topluluğu Chelsea’ye geldi. Birçok maçta takımını sırtlayan isim oldu. Chelsea’nin yeni teknik patronu İsrailli Avram Grant’le olan tartışmalarıyla gündeme geldi.
Djibril Cisse:
Son olarak Beşiktaş’ın rakibi Marseille’de karşımıza çıkan Cisse’nin ismi, bildiğimiz ‘Cibril’. Herkesin, onun Henry’yle yan yana Fransa Milli Takımı’nı coşturacağını düşündüğü günlerde ağır bir sakatlık geçirdi. İyileşmesi uzun sürdü. Fakat güçlü fiziğiyle yeşil sahalara yeniden döndü. Enteresan saç ve sakal stiliyle görenlerin onu unutması pek zor.
Mahamadou Diarra:
Makalele’nin yokluğunda orta sahada ciddi sıkıntılar çeken Real Madrid’e gelişiyle herkesi umutlandırdı. Kardeşleri (birazdan bahsedeceğiz) Fransa Milli Takımı’nda oynarken, o Mali Milli Takımı’nı tercih etti. 26 yaşında Real Madrid’in vazgeçilmezlerinden olma yolunda hızla ilerliyor.
Mido:
Futbolcu fabrikası
Lilian Thuram:
Futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Pointe-a-Pitre asıllı Fransız stoper ilerleyen yaşına rağmen
Fredrick Omar Kanoute:
Son olarak habervaktim’in “Cami satın alan futbolcu” haberiyle adını duyurdu. Mali Milli Takımının forveti. Fenerbahçe’nin rakibi Sevilla’nın gözü gibi baktığı bir oyuncu. Uzun boyu ve vücudunu etkili kullanmasıyla ‘yırtıcı forvet’ tipini tam anlamıyla temsil
Samir Nasri:
Bilinen adıyla “yeni Zidane”. Henüz 20 yaşında. Fransa Milli Takımı ondan çok şey bekliyor. Bu yıl Lyon’u şahlandıran önemli isimlerden biri. Arap asıllı. Sürati ve top tekniği pek çok kişiye parmak ısırtıyor. Müslüman Zidane’ın veliaht koltuğunun Müslüman Ribery’yle birlikte iki taliplisinden biri.
El Hadji Diouf:
2002’de, kendilerini yıllarca sömüren Fransızlardan intikamının bir bölümünü yeşil sahalarda alan Senegal Milli Takımı’nın gol silahı olarak Avrupa kulüplerinin aklını çeldi. Önce Liverpool’a transfer oldu, ardından Bolton’a gitti. Milli forma ile 32 maçta 13 gol atan “Hacı” Diouf, şimdi
Eric Abidal:
O da bir ‘Bilal’. Bu sezon Lyon’dan Barcelona’ya transfer olan Abidal, birkaç ay önce komşularından etkilenerek Müslüman olduğunu açıkladı. Sol bek olarak görev yaptığı
Tarık Sektioui:
Portolu bir fırtına. Fas Milli Takımı’nda da görev alıyor. 30 yaşında. Forveti besleyen kanat akınları ve umulmadık anda fileleri havalandırmasıyla vazgeçilmez bir eleman.
Muhammed Sissoko:
Liverpool’un orta alanında savaşçı vazifesi gören 22 yaşında genç bir yetenek. Şu aralar Gerrard ve Xabi Alanso’nun yedeğinde kalsa da
İbrahim Afellay:
PSV’nin atom karıncası. Çok hızlı, çok teknik. İleri uçta da, kanatta da rahatlıkla oynayabiliyor. Hollanda Milli Takımının gelecek vadeden isimlerinden. 21 yaşında.
Yaya (Yahya) Toure:
Kolo Abib Toure’nin kardeşi. Orta sahada bitmez tükenmez enerjisiyle bulunduğu her takımı motive
Karim Benzema:
Zidane’ın tahtına göz koyan isimlerden biri daha… Fransız Birinci Ligi’nin en çok asist yapan orta saha oyuncusu olarak bir anda parladı. Çok hızlı, çok teknik ve çok ateşleyici bir futbolu var. Lyon’daki kariyeri kısa süreceğe benzer. Zira Avrupa’nın birçok kulübü Karim’e şimdiden kancayı takmış durumda.
Halid Bouhlarouz:
2006 Dünya Kupası’nda Portekiz’le Hollanda arasında oynanan maçta Portekizli Ronaldo’ya yaptığı sert (ve kimilerine göre kasıtlı) hareketlerle öne çıktı. Şu an Chelsea’de. 9 numara giyiyor, fakat savunmada görev alıyor.
Florent Malouda:
Bacary Sagna:
Bu yılki Şampiyonlar Ligi istatistiklerinin üst sıralarında yer alan Arsenalli defans oyuncusu. Fransa Ümit Milli'de 28 maç çıkardı. Aslen Senegalli. 24 yaşındaki Sagna skora katkısıyla da çok kıymetli bir oyuncu.
Lassana Diarra:
Muhammed Diarra’nın kardeşi. Ondan farklı olarak Fransa Milli Takımı’nda oynuyor. Aynı zamanda Arsenal’in orta alanında görev yapıyor. Geçen sezon Chelsea’deydi.
Hatem Ben Arfa:
Lyon’un yeni jenerasyonundan bir diğer Müslüman oyuncu. Aslen Tunuslu. Fransa Milli Takımı için bileniyor. Genç takımlarda defalarca forma giydi. 2 milli maçta 1 golü var. 20 yaşında.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder