5 Ocak 2012 Perşembe

ESKİ SOSYALİST YAZAR ŞAİR İSMET ÖZEL NASIL İSLAMLA ŞEREFLENDİ?




ESKİ SOSYALİST YAZAR ŞAİR İSMET ÖZEL NASIL İSLAMLA ŞEREFLENDİ?


Hayatı:

1944′de, Sökeli bir polis memurunun altıncı çocuğu olarak Kayseri’de dünyaya gelir. İlk ve orta öğrenimini Kastamonu, Çankırı ve Ankara’da tamamlar. Öncelikle Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesinde okuduysa da mezun olacağı okul Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı olacaktır. On sekiz yıl Devlet Konservatuarında Fransızca okutmanlığı yapar, ilk şiiri 1963 de Yelken dergisinde yayınlanır. Bu tarihle birlikte ; yazın, düşün ve sanat dünyasındaki serüvenine başlamıştır.

İlk kitabı Geceleyin Bir Koşu’yu 1966 yılında, büyük yankılar uyandıran ikinci kitabı Evet, İsyan’ı ise 1969 yılında yayımlar. 1970 da yakın arkadaşı Ataol Behramoğlu ile birlikte Halk Dostları dergisini çıkarır. 


1974 YILINDA İSLAMLA ŞEREFLENİŞ

1974 yılına gelindiğinde ise , o zamana dek içerisinde bulunduğu ve savunduğu sosyalist düşünce çizgisini geride bırakarak fikri ve ruhi bir değişim yaşayacaktır. Bu tarihten sonra yazı ve sanat hayatına, İslami düşünce çerçevesinde devam eder. Bu düşünce yapısı aynı zamanda ona yeni sorumluluklar da yüklemiştir.

Bu sorumluluk bilinci ile 1977 de Yeni Devir gazetesinde günlük fıkralar yazar, yine aynı gazetede Abdullah Çıdamlı müstearı ile çeviriler yapar, Pazar günlerine özel kültür sayfaları hazırlar. 1985 yılında Milli Gazetede Cuma Mektuplarına, 1997 yılında Yeni Şafak Gazetesindeki günlük fıkralarına başlar. Yazdığı deneme kitabı Taşları Yemek Yasak ile Türkiye Yazarlar Birliği Deneme ve 2005′de üstün hizmet ödülünü kazanır. 1995′de Şilili Ozan Gabriel Mistreal nişanı alır.

Siyasi yazıları 2003 yılına dek kısmi aralıklarla çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanmaktaydı. Evli ve dört çocuk babası, iki çocuk dedesi İsmet Özel, Çengelköy’deki evinde düşünce ve sanat hayatına devam etmektedir. Düşünceleri:İslami düşüncelerini orijinal bir “Türklük” kavramı ile birlikte yeniden yorumlayan Özel, herhangi bir etnisiteyle bağdaşamayacağına inandığı bu kavramı, tarihsel olarak İslam’ın dünyadaki siyasi konumunun özel bir alanı olarak ortaya koymaktadır. Tarihsel olarak Türklük ona göre İslam’ın dünya siyasetinde etkin ve özgür biçimde rol oynadığı bir imkandır ve bu çerçevede 14. yüzyılda İtalyan Site devletlerinde kök salmaya başlayan kapitalizm karşısında aynı yüzyılda Anadolu’da kapitalist olmayan ama Batı ile sıkı irtibat halinde olan bir yaşam biçimi yeşermiştir. Hem Batı ile sıkı ilişki içerisinde olup hem de kapitalist olmayan, İslami bir yaşam biçimi ister istemez Türklüğü Batı’nın ötekileştirdiği bir siyasi güç olarak tarih sahnesinde ön plâna çıkarmıştır. Bu anlayışın en tipik ve bariz göstergesi olarak İstiklal Harbi’ne işaret eden Özel, 1.Dünya Savaşı’nın neticesinin dünya siyasetinden İslâm’ın tamamen silinmesi anlamına geldiğini ancak İstiklal Harbi’nin bu duruma bir itiraz olduğunu belirtmiştir.

Yine İstiklal Harbi içerisinde Anadolu’da direnen halkın ruh halinin Batı’nın ötekileştirdiği bir toplum olma özelliğiyle birebir örtüştüğünü ifade etmektedir. Bu sebeple Özel, “İstiklal Harbi, İstiklal Marşı ile aynı ruh içerisinde gerçekleştirilmiştir” ifadesini kullanmıştır. İstiklal Marşı’nın sözleri incelendiğinde kastedilen şey daha net anlaşılmaktadır. Bu bağlamda Özel’in, “Türklük” kavramına yaptığı vurgu her ne kadar 90′lı yılların ikinci yarısından sonra yazılarında ayrıntılı yer almaya başlamışsa da daha önceki yıllarda kaleme aldığı yazılarında da buna paralel açıklamaları görmek mümkündür.

Öte yandan 28 Şubat sonrasında “değişim” geçirdiği ve önemli kırılmalar yaşadığı görülen, liberal söylemlere daha fazla ağırlık vermeye başlayan ama “İslamcı” kesimlerle yollarını ayırmaya karar vermiştir. Kendi ifadesine göre, bu kesim kendisinde artık güven uyandırmamaktadır. Çünkü Türkiye’nin köklü ve yapısal bir değişime uğratılması yolunda gerek sosyalistlere gerekse İslamcılara yaklaşma ihtiyacı duyan Özel, her iki kesimin de kendi davalarına “ihanet ettikleri”ni düşünmektedir. İslamcı kesimin bu yoldaki en tipik kırılma olayı AKP ile ortaya çıkmıştır.

Zira AKP’yi meydana getiren kadrolar kendilerini İslamcılıkla değil, liberal bir anlayışın ağır bastığı, muhafazakar ve demokrat bir düşünce çizgisiyle ifade etmektedirler. Bu sebeple insanların düşünce ve inanç noktasında “titizlik” göstermesini “ahlâklılık” olarak değerlendiren Özel, Gerçek Hayat dergisinde de yayınlanan bir beyanında “AKPli olmayı” titizliği elden bırakmak olarak nitelendirmiştir. (Henry Sen Neden Buradasın kitabından, Gerçek Hayat dergisinden ve [1] sitesinden yararlanılmıştır.)


Eserleri:

Şiir Geceleyin Bir Koşu (1966),Evet İsyan (1969),Cinayetler Kitabı (1975),Celladıma Gülümserken (1984),Şiirler 1962-74 (1980),Şiir Kitabı (1982),Erbain (1987),Bir Yusuf Masalı (2000).Of Not Being A Jew (2005) Deneme, Söyleşi, Mektup Üç Mesele (1978),Şiir Okuma Kılavuzu (1980),Zor Zamanda Konuşmak(1984),Taşları Yemek Yasak (1985),Bakanlar ve Görenler (1985),Faydasız Yazılar (1986),İrtica Elden Gidiyor (1986),Surat Asmak Hakkımız (1987),Tehdit Değil Teklif (1987),Waldo Sen Neden Burada Değilsin? (1988),Sorulunca SöylenenCuma Mektupları(1-10)(1995-2004),Tahrir VazifeleriNeyi Kaybettiğini Hatırla(1994)Ve’l-Asr,Bilinç Bile İlginç,Genç Bir Şairden Genç Bir Şaire Mektuplar (1995),Tavşanın Randevusu(1996)Kırk Hadis(2004)Henry Sen Neden Buradasın? 1-2 (2004)Kalın Türk (2006)Çenebazlık (2006)



Çeviri :

Siyasi Felsefenin Büyük Düşünürleri
- William EbensteinGariplerin Kitabı
- Ian DallasOsmanlı İmparatorluğu ve İslami Gelenek
- Norman ItzkowitzBilim Kutsal Bir İnektir
- Anthony Standen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder