4 Ocak 2012 Çarşamba

SANATÇI REHA YEPREM NASIL HİDAYETE ERDİ?





SANATÇI REHA YEPREM NASIL HİDAYETE ERDİ?


1968 de İstanbulda doğdu. 1985 yılında dans ederek sanat hayatına baylayan Reha Yeprem, Tiyatricalda amatör tiyatro çalışmalarına başladı . Ve küçük mutluluklar , kanlı gömlek , Ağ, gibi bazı oyunlar sahneye koydu. 1986 da Aydan Adan&Sema German Ajansında mankenliğe başladı. 


1987 de, Hürriyet gazetesinin Kelebek ekinin açmış olduğu sinema yarışmasında sinema kralı seçilerek profesyonel aktörlük hayatına başladı. Pek çok ajansta reklam çalışmaları yapan Reha Yeprem , aynı zamanda 18 yıl mankenlikle birlikte podyum dersleri verdi. Uğurkan Erez’le birlikte 5 yıl meda moda organizasyonda fashing show ve koreografi çalışmaları yaptı. 50 den fazla defileye koreograf olarak imza attı.1996 da aklın mantığın ötesindeki sırlı olayları anlatan 2002 jvc Tokyo film festivali kısa metraj şampiyonu. Sır Kapısı programını sunan sanatçı aynı zamanda Stv haber merkezinde 2 yıl boyunca sabah 07,00-09,00 canlı yayında Merhaba Yenigün programında gazete manşetlerini okudu kahvaltı haberlerini sundu. Altı ay, “yarışma zamanı” isimli yarışma programını sunan Reha Yeprem,6 yıldır stv de ramazan aylarında iftar programını sunmaktadır.


2000 yılından bu yana yurt içi ve yurt dışı kültürel faaliyetlere sunucu olarak iştirak eden Reha Yeprem. 2002 de Kırgız Cengiz Aytmatov ve İzmir belediye eski başkanı Burhan Özfatura gibi değerli şahsiyetlerle birlikte Dortmund’ta ve Avrupa’nın Orta Asya’nın kısaca dünyanın değişik yerlerinde yapılan seminerlerde sunuculuk yapıyor. 


Reha Yeprem aynı zamanda amatör resim çalışmaları yapıyor ve AKMde 1995 te reprodüctions sergisi açtı.Arapça gramer ve orta derecede İngilizce biliyor.Sanatçı amatör olarak klasik gitar çalıyor."Yıldızlar Gecenin Değildir" isimli bir de şiir kaseti olan Reha Yeprem,Evli ve iki çocuk babası. Ayrıca “Zehirli Bal” adında bir anı roman çalışması mevcuttur.


Sanatçının tv ve sinema dünyasında bilinen belli başlı filmleri şunlardır:

GERİ DÖN(35mm), NAZLI İLE EMİR(35mm) , O NOKTA(35mm) , ÇATALLI KÖY(35mm) ,İNSANLAR YAŞADIKÇA(tv dizi) ,YUVA(TRT), POLİS(tv), SESSİZ KARANLIK(16mm), TOPRAK(35mm), AVUKAT(35mm) , TANIK(16mm) ,YANLIŞ NUMARA(TGRT) , YAHYA KAPTAN(35mm), AYRI DÜNYALAR(TGRT) ,, KİMSESİZLER(TGRT), KARA ELMAS(35mm), ALAADDİN ATTAR(35mm) , İBRAHİM GÜLŞENİ(tgrt), EMİR SULTAN(tgrt), EKMEKÇİ KADIN(TV) , DENİZCİLER GELİYOR(TV) , AFFET ALLAHIM(TGRT) , SÜPER YILDIZ(KİRLİ ÇAMAŞIRLAR STAR TV), SOLAN GÜL(TV), HİCRAN YARASI(TV), SEVGİ ANA(STV) , UMUTLARIN ÖTESİNDE(STAR TV) ,ELVEDA(TV) Bir kısmı olmak üzere 38 tane sinema ve tv filmi mevcuttur.



İNTİHARDAN DÖNDÜ

Babası, MÜ İlahiyet Fakültesi profesörlerinden Mustafa Saim Yeprem. Reha Yeprem 1986′da Kelebek Sinema Kralı seçildi. Mankenlikten 5 yıl sonra sinemaya başladı. Dizilerde oynadı, manevi duyguların ağırlıkta olduğu ‘Sır Kapısı’ adlı programı sundu. Zehirli Bal isimli bir kitap yazdı. Manevi sıkıntıları yüzünden intihar etmek isteyen ancak daha sonra vazgeçen Yeprem, dine dönüşünü bu olayla açıklıyor.


İntihardan vazgeçip iki rekat namaz kıldım.
'MUTLU OLAMADIM'
Sizin bir hikayeniz var mı? Mankenlik, oyunculuk ve sonra aniden her şeyi bir kenara bırakıp dine yöneldiniz...
İşte bu, benim hikayem. Bu da benim sırlı hikayem. Bunun için 'Zehirli Bal' isimli bir kitap yazdım. Benim hikayemi bu kitap anlatıyor. Şöhret aynı riya gibi kalbi öldüren zehirli bir baldır. Yani ne pahasına olursa olsun, şöhreti elde etmek için uğraşmak zehirlidir. İnsan böyle olunca uyuşturucuya da bulaşır, alkole de bulaşır, 'Ben kral oldum' diye düşünerek, nerede sabah orada akşam hayatını sürdürür. Ben de hayatımın bir noktasında böyle oldum. Sinema kralı seçildim. Nerede sabah orada akşam yaşadım, kızlarla fotoğraflarımız magazin basınında çıktı. Yani; makineyi bozdum. Kullanma kılavuzunu kullanmazsan, makine bozulur. Hayatın da bir kullanma kılavuzu vardır. Ben intihara bile teşebbüs etmiş bir adamım.
* Sizi intihara sürükleyen şöhret miydi?
Çok para kazandım, çok meşhur oldum. Sokaklarda yürüyemez hale geldim, belki milyonlarca gencin olmak istedikleri yere geldim. Ama mutlu olmadığım gibi, bunalıma düştüm. Kendimi kurtaramadığım manevi sıkıntılar içine girdim. Öyle bir dönem yaşadım ki, ben milletin üç ayda kazandığını bir gecede yiyen bir adamdım. İçimde bir boşluk vardı. O boşluğu tatmin etmezsen o boşluk bir gün senden hesap sorar. Ben hayatın kullanma kılavuzunun farkında değildim. Siz onu kullanmazsanız, kendinizce doğrular kendinizce kurallar kurarak 'Ben doğruyu buldum' dersiniz. Herkes gibi ben de öyleydim. Ta ki içimdeki boşluğu hissedene kadar. Bir gün dama çıktım. Ve o damda bir saat gittim, geldim. Kendimi boşluğa bırakmak istiyordum. Fakat içimdeki ses, hayatın bu kadar basit olmadığını

http://arsiv.sabah.com.tr/2004/11/23/gny/gny117-20041123-200.html

http://www.buyukhaber.com/reha-yeprem-yillar-sonra-sessizligini-bozdu-roportaj,5.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder